Depresyon
Hayattan zevk alamama, sürekli mutsuzluk hali, isteksizlik gibi durumların bir araya geldiği duygu halidir. Beynin ön taraflarında ve şakak bölgelerindeki hormonların yeteri kadar salgılanmaması durumunda depresyon baş gösterir. Duygusal, bedensel, zihinsel değişimlerle kendini gösterir. Basit günlük işlerden bile kaçınma, sosyal hayattan uzak yaşama, az konuşma, sürekli bir mutsuzluk hali depresyonun belirtileri arasındadır. Böyle durumlarda kişi de kilo kaybı da görülür.
Nedenleri Nelerdir?
Bazı hastalıklar. Hayatınızı etkileyecek büyük üzüntüler yaşamak, aile sorunları, ilişkide yaşanan sorunlar, hamilelik gibi etkenler kişide depresyon durumunun meydana gelmesinde etkilidir. Bu yaşanan depresyon sonucun da yaşamın farklı alanlarında (okulda, işte, evde) performans kaybı yaşanır ve verimlilik azalır. Kişiler arası anlaşmazlık ve aile parçalanmaları görülebilir. Stres yaratan durum kişiden kişiye göre de farklılık gösterebilir. Bir olayın kişileri etkileme düzeyi birbirinden farklıdır. Öğrenilmiş çaresizlik teorisine göre kişi hayatının kontrolünü kaybettiğinde ve olaylara müdahale edemediğinde depresyona girer. Hayata kötümser bakma, olayları hep olumuz yönlerinden görmek kişinin depresyona girdiğinin belirtileri arasındadır.
Psikoterapi ile beyinde ki işleyiş bozuklukları tedavi edilmelidir. Terapinin kişiye özel yapılması, depresyonun çıkış nedenleri araştırılmalı ve bunlara bir çözüm yolu bularak ilerlenmelidir. Terapi sırasında bireyin anne-baba ile olan ilişkisi yeniden düzenlenmeli sağlam temellere oturtulmalıdır. Ailede depresif birisi varsa bunun taklit edilmesi söz konusu olabilir. Yeni ve bilinçli davranışların yeniden kazanılması için çalışmalar yapılmalıdır.