Bir Dahi Ve Bir Elma
Şu anda bu satırları okuduğunuz ve adına bilgisayar denilen cihazların yapımı çok uzun bilgi birikimine dayanıyor. 1700’lü yılların ortalarında başlayan “Çabuk hesap yapabilen makineler” fikri başta matematikçiler pek çok kişiyi düşündürüyordu. Bir çok temel fikir yaratılmıştı ama bilgisayarı bir oda büyüklüğünde bile olsa ilk kez İngiliz matematik dahisi Alan Turing şekillendirdi. İkinci Dünya Savaşı yıllarında Nazi Almanya’sının bir türlü çözülemeyen şifre programı Enigma’yı kırmayı başaran Turing bu sırada işleri kolaylaştırmak için hızlı işlem yapabilen bir makine tasarladı.
Gerçekten bir oda büyüklüğündeydi ama çalıştı. Enigmanın çözüldüğünü İngiliz hükümeti 50 yıl boyunca bir devlet sırrı olarak sakladı. Ama Turing’in çalışmaları ile savaşın iki yıl erken bittiği ve 14 milyon insanın hayatının kurtulduğu bugün biliniyor. Bunu yapan adamın hikayesi daha üzücüydü. Büyük matematikçi o zamanki yasalara göre eşcinsel olarak suçlandı ve hormon tedavisi cezasına çarptırıldı. Buna dayanamayan Turing 41 yaşında intihar etti. İçine siyanür katılmış zehirli bir elmayı ısırarak hayatına son verdi, çünkü Pamuk Prenses masalını çok severdi.
Yıllar sonra, 2003 yılına doğru İngiltere Kraliçesi II. Elizabeth onun cezasını yok saydı ve onurunu iade etti. Bütün bu hikaye “Yapay Oyun” filminde anlatıldı. Ama elektronik alnının dev firması Apple logosu olan ısırılmış elmayı bu yüzden mi seçmişti sorusu daha çok ilgi çekmeye başladı. Ne olursa olsun geriye kıymeti bilinmemiş bir dahinin acı dolu yaşamı kaldı. Turing bilgisayarların bugünkü durumunu görse acaba ne yapardı? Neleri yarattığını düşünüp mutlu olabilir miydi?